Aşk nedir diye sordu ?
Bence “ imkansızlık hali” diye kendi cevapladı sonra…
Ben sustum, bence Jabal Akthar gibi bir şey diyecek oldum ama sustum.
Damascene Rose. Damask. Isparta gülü. Nar bahçeleri, zeytinlikler. Frenk yemişi. Sazak dalları, mersin. Maki bitki örtüsü, uzaklarda bir dağda, Jabal Akthar’da. Oraya varınca tüm o şehirli artificial intelligence vıdı vıdıları, onlar bunlar susuyor zihnimde, huzur hali, tanıdıklık ve güven hissi.
Aşk.
Benzer iklime denk gelmek, benzer bitkiyi ummandığın çöle yaslanmış bir dağda, bir anda tanımak, anlamak, koklamak !
Ya da beklenmedik bir yerde ve/ya anda uzun ve derin bir sohbete dalmak, bir çay içimi, bir yolculuk anı kadar aşık olmak. Benzer duyguların sürgününde buluşmak, anlaşmak ve asilce kalmak masadan. Asaletle kalmak. Aşk.Asalettir. Aşk.İklimlerin benzerliği, aynılığı hissidir.
. Aynı dili konuştuğu insanlarla aynı dilde uzun uzun susacak olmanın tedirginliği belki. Advanced seviyesi benzer dili konuşmanın, zamanı geldiğinde susmak.
Sana taş atana sen gül falan atma bence, out o işler.. Sana taş atana sen dağ ol, serin, cool, ezici bir sakinlikten gelen büyük bir anlamsızlık hali bir güzel dağın. Uçumurumunda yuvarlansın dursun atılan taşlar, ha bire intihar ☺️ Sana gül atana da dağ ol. Öyle sessiz, öyle sakin yüceden de yüce. Yaslasın sana sırtını gül bahçeleri, naifçe sus gül bahçeleri önünde. Güzellikleri gözünü kamaştırsın, güzel olmayı öğren onlarla. Derin bir şefkatle sev gül bahçelerini.Jabal Akthar gibi. Her yerin gül kokusu, şafak vakti binbir bereketiyle nar tarlası. Aydınlık, ışık ışık. Aşk.
Sus. Zamanı gelince. Çünkü susmaya da hakkın var severken derinden. Bir ibadet gibi sus. Ölüm gibi sus. Jabal Akthar gibi…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder