9 Temmuz 2024 Salı

Lâlin delisi, içimdeki birisi.



 Lâlin..


  Merhaba. 

Slay girl, girl slayyy ! 

Kuğusu Ankara’nın, aşkı Beyrut’un ve dağınıklığı, karmaşıklığı ABD’nin. Kocaman bir merhaba sana, ruhum ! 

     Prensesi Umman’ın, çimi-çiçeği yaylaların, çam ağacı, hoyrat rüzgârı dağların.. Lâlin. Böyle özgür olmayı kimden öğrendin ? 

    Kimden öğrendin kardeşçe çekirdek çitlemeyi arkadaşlarınla. Bardak bardak çay içmeyi, sonu gelmeyecek dedikodular etmeyi..Günebakan çiçeklerini bu denli çok sevmeyi..Nargile tüttürmeyi umarsızca, nehirlere bakmayı, nehirlerde akmayı nereden biliyorsun ? 

        Lâlin ! Göç etmeyi, göçmeyi ama hep göçmeyi, vardıkça göçmeyi, heybelerde bir deve yükü kadar çocukluğun mu öğretti sana ! Yalan mı yoksa yaşamın, yalanın bir koca yaşam mı ya da. 

   Sahi Lâlin. Sen kimsin. Neden içimdesin ve biz nereden geldik, hangi sürgüne sürülmekteyiz yeniden yine. Ölümü anlamak için ölmek gerekir ya hani, kaç kere ölüp doğacaksın daha ve ne zaman doyacaksın buna ! Tamam sus artık. Ağlama. Yoruldum yorgunluğundan senin, yordu beni derinliğin. Hassasiyetin.Boğulacağım senin korkunda, endişende, kaygında, yalnızlığında, karamsarlığında ! Sal artık beni bi be Lâlin. 


      Lâlin sen kimsin, kimimsin ki benim ? Annemin sesi, nefesi, babamın güçlü eli, kızımın serseriliği, sevgilimin beni kaybetme endişesi, inceliğim, pervasızlığım, hırçınlığım mısın ? 


    Lâlin, sen insan olabilme çabama karşı duran, evcilleşmemek için elinden geleni ardına koymayan, beni bile benden korkutan o koca kadın mısın içimdeki ? 


   Tarihlerin bilgeliği, kadın olmanın şanı şerefi ve Tanrı’nın bana çevrilmiş tercümesi misin yeryüzündeki? 


    Lâlin, özür dilerim. Seni sevmeyi çok erteledim. Yeni bir yolculuğa çıkıyoruz bu gece seninle. Elin elimde.


  Lâlinli bir Ada’yım ben artık. Umman’da Lâlinli bir Ada. Cesur, güzel, bilge ve göçe göçe kendine varmakta olan dişi bir su sesi.. Çöl perisi. Hikaye gerisi. 

Papatya’dan tacı, tahtiravalli kadar neşeli.. Tahravalli kadar ölçülü. 

    Latif bir ölçüyle Lâlin’im, latif bir ölçüyle Ada’m. 


 Bir ucunda biriniz, öteki ucunda diğeriniz, oynayın gari. Oyun görsün park. Sallanın da arada. Düşmeyin. Kavga etmeyin. Merdivenleri çıkın, bir de kayın, oh maşallah ! Biriniz kaçın ötekiniz kovalayın, ama vazgeçmeyin birbirinizden.


    Çünkü zihnin ve ruhun oyunundan ibaret hayat dediğin ve bu oyun bizim. Ciddiyim. Çok ciddiyim. Oyun parkında ne kadar, ciddi olunabilirse öyleli ciddiyim hem de.


      Beni dinlediğiniz teşekkür ederim. Hadi gidelim. Yeni bir yola, yeni bir oyuna, yepyeni yarınlara…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder