28 Haziran 2024 Cuma

Yemişli’nin Süleyman

 O tepeye beş yaşında taşınmasaydık, o ormanın koynuna sokulmasaydık,hiç tanışmayacaktım onunla..Onu da tanıyalım istedim.Üzgün bir hikaye bu. Hayvanlar ve beş yaşım çok üzgün.                


O kadar sakin, o kadar kendi halinde ve sigarasına aşık birini bilmeyecekti ömrüm. Çocukluğumun en önemli anısına, annemin hak mücadelesine traktör kullanarak destek veren Süleyman amcamı, Yemişli’nin Süleyman’ı tanımak benim için bir onurdu. 

Şifalı elleri vardı, hayvanların kırılan bacaklarını, bir veterinerden daha iyi sarar ve özenle davranırdı onlara, sardıktan sonra. 

Kötü huyları da varmış bazı bazı kahvede küçük kumar alışkanlıkları, nakıs nakıs tavırları ama ben ona hiç kondurmadım.. Konduramamın sebebi karısı Hatice annem,  olayları aktarırken öyle şefkatli ve nüktedan şikayet ediyordu ki, insana kızgınlık değil eğlence geçiyordu ☺️Hatice Annem, Süleyman amcamı çok seviyordu, her haliyle, hep seviyordu. Süleyman Amcam da bir dediğini iki etmiyor ama bazen de şımarıyordu ona.. 

 Köyün geneline nazaran pek varlıklı değildiler, hatta Yaşar Kemal romanlarında anlatılan mevsimlik işçilerden biri, bıyıkları sigaradan sararmış adamdı bizim amcamız. Hatice Annemiz, ağır oturaklı, hanımefendi bir kadındı, cesur ve çalışkandı. Üç çocukları, Gülsüm Ablam, Gülçin Ablam ve Mohammed Abim bizim hem abla abimiz hem de çocukluk arkadaşımızdı. Hiçbiri eğitim hayatını tamamlamadı ve ben hep ısrarla bizim eve değil de yan evdeki ortama denk gelsem acaba okuyamayabilir miydim diye düşünüp, şükrettim. Sonra da kadere olan inancım girdi devreye. 


Süleyman Amcam bugün öldü. Sessiz sakin hayatından, binlerce sardığı, iyileştirdiği hayvan bacaklarından, duruşuyla varoluşuyla verdiği güvenden, üç çocuğundan başka bir şey bırakmadan öldü. 

    Güzel adamdı. Annemin mücadelesinde traktörü kullanarak, onu, eşyalarını toplamaya götürmüştü. Babamın ailesiyle anlaşmazlık yaşayıp bir anda hiç bir şey almadan çıktığı eve annem eşyalarını toplamaya gitmek isteyince, Süleyman amcam, römork ve traktör yetişmişti imdadına. Kafamda beş yaşıma ait bir fotoğraf annem traktörün sağ tarafında, Süleyman amcam sigarasıyla direksiyonda, gidiyoruz, geride bıraktığımız babamın umrunda olmayan ama annemin çeyizi, genç kızlığı ve aşkı olan eşyalarımızı almaya. Çocuksu bir neşe ben ve kardeşim Ayşegül’de… Römorkta’yız.. Berna nerede acaba ? Gül bebek annemin sırtında. 

Antalya’nın Murtuna kasabasında traktörle, kimseye hesap vermeden yanında başka bir erkekle geçiyor güzel annem. Ve ben onunla gurur duyuyorum. İlk defa o zaman hayran oluyorum anneme…

     Seni, ruhunu, varlığını, ömrünü çok sevdik biz Süleyman Amca’m. Mekanın cennet olsun.